Orta Asya Alimlerinin İslam Medeniyetine Katkıları » MANAS TV
Bişkek www booked net
+10°C
FastDL story saver

Orta Asya Alimlerinin İslam Medeniyetine Katkıları



Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi’nde (KTMÜ) "Orta Asya Alimlerinin İslam Medeniyetine Katkıları" konulu sempozyum düzenleniyor.

KTMÜ, Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Yabancı Diller ve Mesleki Kariyer Üniversitesi ve Türkiye Diyanet Vakfı iş birliğiyle KTMÜ ev sahipliğinde düzenlenen sempozyumun açılış programı 10 Ekim 2018’de Cengiz Aytmatov Kampüsü Kasım Tınıstanov Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi.

İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Köylü, programın açılışında yaptığı konuşmada, “İnsanlık tarihi boyunca pek çok medeniyet gelmiş ve gitmiştir. Ancak bu medeniyetler içerisinde sekiz medeniyet dünya çapında ün kazanmış ve damgasını vurmuştur. Fakat bu sekiz medeniyet içerisinde de tek medeniyet vardır bugün Batı dünyasının gerçekten de korktuğu ve ileride acaba tekrar canlanacak mı diye gece gündüz uykusuna sekte veren bir medeniyet vardır ki o da İslam medeniyetidir. Bu fikrin sahibi Huntington diyor ki ‘dünyada şimdiye kadar gelmiş geçmiş sekiz medeniyet vardır. Hiçbir medeniyetle problemimiz yok; bize rakip bile olamazlar; ama İslam medeniyeti bizim tek rakibimizdir.’ dedi. Prof. Dr. Mustafa Köylü, Sempozyumun amacının, İslam medeniyetine katkıda bulunan büyük İslam âlimlerini minnetle anmak ve görevlerini yerine getiren âlimlerin ardından ‘Şimdi biz ne yapabiliriz?’ sorusuna cevap aramak olduğunu söyledi.

Ondokuz Mayıs Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sait Bilgiç de “Şöyle bir baktığımızda dünyanın en acı çekilen, zulüm görülen coğrafyalarının İslam coğrafyası olduğunu görmekteyiz. Oysa İslam coğrafyasındaki insanlar dünya insanlığına bunu reva görmemişlerdi. Güç ellerinde bulunduğu zamanlarda adaletin ve insanlığın sergilendiği en huzurlu dönemleri yaşamıştı dünya. Düne ait bir intikamın sonucu da değil -çünkü düne ait günahı olan bir topluluk değil İslam topluluğu- ama dünyayı yönetmek isteyen, dünyayı sömürmek isteyen, dünyanın bütün nimetlerinin kendileri için var olduğunu düşünenlerin dünyaya hâkim olmak için paramparça ettikleri ve sömürerek semirdikleri gerçeğini unutmamak gerekiyor. Bunun için dövünmek de yersiz, bunun için çaresiz olduğumuzu düşünmek de anlamsız. Çünkü tarihe bir baktığınızda bugün Batı’nın, övündüğü bilim düzeyine gelmesinin kaynakları, işte bu coğrafyadaki nice âlimin ürettiği bilgidir, eserdir. Batı’nın bunlarla bu noktaya geldiğini, onların bunu görüp fark edip bunun üzerine bir şeyler katarak bu düzeye geldiğini unutmamamız gerekir… Bu coğrafyanın insanında her şey var. Bu potansiyeli kullanarak bugünkü tablonun değiştirilmesini sağlayabiliriz.” diye konuştu.

Kazakistan Yabancı Diller ve Mesleki Kariyer Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sabri Hizmetli, “Medeniyet ve uygarlık bakımından dünyada küresel ölçüde 8-10 yüzyıl kalıcı olan Türk halkı, Türk uygarlığıdır. Onun örneklerini bugün buralarda da görmekteyiz. Doğu’dan Batı’ya akan ilim nehrine baktığımızda, bu nehrin suyunu taşıyanlarla kaynağının önemli bir bölümünü oluşturanların Türkler olduğunu görüyoruz. İslam’dan önceki tarihinde de Türkler, İslam’dan sonraki tarihinde de Türkler, dünya uygarlığına hem büyük katkılar sağlamışlar, sadece dini ilimler değil, matematik, astronomi, felsefe vb. bütün ilimlerin de dünyada gelişmesinde ve yaygınlaşmasında büyük rol oynamışlardır… Dolayısıyla öncelikle gençliğe bu değerlerimizi tanıtmalıyız. Sempozyumun bu anlamda büyük faydası olacağına inanıyor, bu ve bunun gibi etkinliklerin süreklilik arz etmesini temenni ediyorum.” dedi.

Prof. Dr. Sabri Hizmetli, açılış konuşmasının ardından KTMÜ Rektörü Prof. Dr. Sebahattin Balcı’ya iki Üniversite arasındaki sıkı iş birlikleri için hediye takdim etti.

Rektör Vekili Prof. Dr. Asılbek Kulmırzayev, açılış konuşmasında, “İslam dünyasının bilim adamlarının özelliklerinden biri bütün insanlığa fayda sağlamak için çalışmalar yapmış olmalarıdır. Sadece kendi toplumuna fayda sağlayacak işler yapıp diğer toplumlardan üstün olma amacı İslam dünyasına aykırı bir tutumdur. Bütün insanlığa fayda sağlamak için çalışmış olan bugün burada sözünü ettiğimiz âlimlerimizi bu nedenle dünyanın her yerinde tanıyorlar. İslam dünyasının tarihindeki bu âlimler geçmişte insanlığa ve bilime çok büyük katkılar sunmuşlardır. Ancak bugün geldiğimiz noktada bilime yeterince önem verilmediği için medeniyet yarışında yer alamıyoruz. Tek yapabildiğimiz geçmişte yaşayan âlimlerimizi anmak oluyor. Oysaki yeni nesilleri onlar gibi yetiştirmeyi amaçlayıp gençlerimiz tarafından yeniden tüm insanlığa fayda sağlayacak bilimsel çalışmalar yapılmasını sağlamalıyız. Üniversitelere çok önem vermeli, yükseköğretim kurumlarımızı çağın gereklerini yerine getirecek şekilde biçimlendirmeliyiz.” şeklinde konuştu.

Rektör Prof. Dr. Sebahattin Balcı, “Sempozyumun neticelerinin gönlümüzden geçen, dualarımızda bulunan maksada ulaşmada bizlere yol gösterici olmasını gönülden diliyorum. Esas itibariyle bu Sempozyumla önce kaybettiğimiz hafızayı kazanmak istiyoruz. Özellikle son 200 yılı dikkate alacak olursak, hızla kararan, karartılan bir hafızayla biz muhatabız. İlgisizliğimizden, bilgisizliğimizden dolayı, değerlerimize uzak kaldığımızdan dolayı unuttuklarımızı yeniden hatırlamak istiyoruz. Ondan sonra da biz ne yapabiliriz hususunu yeniden konuşmak istiyoruz.” sözleriyle konuşmasına başladı.

“Bizim tarihimiz ve medeniyetimiz bizim yüzümüzü kızartacak hiçbir lekeyi barındırmıyor. Ancak sonuç itibariyle halimiz de ortada. Bunu da gerçekçi olarak görmek durumundayız.” diyen Prof. Dr. Sebahattin Balcı, “Neden böyle oldu? Esasen ilim dediğimiz kâinat kitabını okumaktan ibarettir. Herkes kendi alanında kâinat kitabını okuyacak. Bunu eğer doğru okursak, doğru icra edersek, doğru yaşarsak, doğru söyler, doğru üretirsek burada sapma olmaz; ama bunu okurken nefsimize okutursak işte o zaman sapmalar, çökmeler, dağılmalar ve yıkılmalar başlar. İnanç ve güven ortadan kalkar, yerini husumet ve çekişmeler alır. Esasen yapmamız gereken nefsimizle olan mücadelede, ilimle olan iştigalimizde dosdoğru kalabilmektir.” sözleriyle konuşmasını sürdürdü.

Prof. Dr. Balcı, “Dosdoğru olduğumuz dönemlerde çok kısa sürelere sığacak şekilde inanılmaz başarılar ortaya çıkmıştı. Şimdi bu başarıda, yükselişte Türk dünyası, Orta Asya coğrafyasının büyük alimlerinin katkıları var. Bunlar bunu yaparken aynı zamanda kendisinden evvelki medeniyetlerden de istifade etmişler. Bugün Muallim-i Sânî diye bildiğimiz Fârâbî, yani ikinci muallim, birinci muallim olan Aristo’yu okumuş ve üzerine böylece bir değer koymuş. Zaten ilim hepimizin değil mi? Nerede olursa olsun alacağız, öğrenip üzerine yenisini koyacağız. Dolayısıyla ilimde, medeniyette, milliyet kavramı da olmaz. Bu insanlığın ortak değeridir. Kim üstüne bir şeyler koyarsa o da onun şanıdır, şerefidir, itibarıdır. Biz Müslümanlar olarak ve özellikle Türkler olarak ilime ve medeniyete katkıda bulunabilmiş olmanın bahtiyarlığını yaşıyoruz. Adaletle insanlığın yüceltildiği zamanların dünyada var olmasını sağlamanın onuruyla bugün burada sesimizi yüksekçe çıkarabiliyoruz. Adı burada söylenen veya söylenmeyen İslam âlimlerimizin her biri bugün bizi geleceğe taşımada kendilerinden alacağımız güç kaynakları. Eskiden var onca medeniyet merkezlerimizin yenileri bugün niye olmasın? Yeni medeniyet merkezlerimiz, yeni referans noktalarımız neden olmasın? Yeniden silkinip ayağa kalkış, titreyip kendine geliş zamanıdır. Bu zamanı böyle kullanmaktan başka çaremiz de yoktur. Geleceğin dünyasında var olmak ancak bu şekilde olacaktır.” sözleriyle düşüncelerini dile getirdi.

Açılış konuşmalarının ardından KTMÜ Rektörü ve Rektör Vekili tarafından konuk Rektörlere ve katılımcılara hediye takdim edildi.

Daha sonra Halk Ozanı Kaya Kuzucu, Hoca Ahmet Yesevi’nin Divan-ı Hikmet’inden alınan hikmetlere yapılan bestelerden oluşan bir repertuvarla konser verdi.

Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Felsefe Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Melek Dosay Gökdoğan’ın “Ortaçağ İslam Bilim Tarihinde Türklerin Yeri” konulu Açılış Konferansı’nın ardından çektirilen hatıra fotoğrafıyla program sona erdi.


Загрузка плеера...


Вклад ученых Центральной Азии в Исламскую цивилизацию Вклад ученых Центральной Азии в Исламскую цивилизацию Вклад ученых Центральной Азии в Исламскую цивилизацию Вклад ученых Центральной Азии в Исламскую цивилизацию Вклад ученых Центральной Азии в Исламскую цивилизацию Вклад ученых Центральной Азии в Исламскую цивилизацию Вклад ученых Центральной Азии в Исламскую цивилизацию Вклад ученых Центральной Азии в Исламскую цивилизацию Вклад ученых Центральной Азии в Исламскую цивилизацию Вклад ученых Центральной Азии в Исламскую цивилизацию Вклад ученых Центральной Азии в Исламскую цивилизацию Вклад ученых Центральной Азии в Исламскую цивилизацию Вклад ученых Центральной Азии в Исламскую цивилизацию Вклад ученых Центральной Азии в Исламскую цивилизацию Вклад ученых Центральной Азии в Исламскую цивилизацию Вклад ученых Центральной Азии в Исламскую цивилизацию Вклад ученых Центральной Азии в Исламскую цивилизацию Вклад ученых Центральной Азии в Исламскую цивилизацию Вклад ученых Центральной Азии в Исламскую цивилизацию Вклад ученых Центральной Азии в Исламскую цивилизацию

Yorum Ekle

или Войдите чтобы каждый раз не вводить данные.
Для того чтобы добавить новость, необходимо представиться