Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi Meslek Yüksekokulu’nda “Hoş Geldiniz I. Sınıflar” etkinliği yapıldı.

Program Rektör Prof. Dr. Sebahattin Balcı, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Hüseyin Öğüt ve Prof. Dr. Anvarbek Mokeyev, akademisyenler ve öğrencilerin katılımıyla 2 Kasım 2018’de Meslek Yüksekokulu Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi.

Programda Yüksekokul tanıtım filminin gösterilmesinin ardından Çocuk Gelişimi Programı 1. Sınıf Öğrencisi Aliya Aybekova öğrencileri temsilen konuşma yaptı.

Aliya Aybekova, konuşmasında, “Yaklaşık bir asırlık ayrılıktan sonra tekrar tüm Türk dünyasının bir çatı altında toplanması bizlere hem mutluluk hem de cesaret veriyor. Bu çatının Türk dünyasının gözbebeği Manas Üniversitemiz olması bizleri ayrıca gururlandırıyor. Binlerce kilometre ötelerden gelip bizleri unutmayan Türkiye’mize ve ev sahibi Kırgızistan’ımıza bizlere buralarda okuma fırsatı verdikleri için minnettarız. Bulunduğumuz Bölgenin en güzel üniversitelerinden birinde okuduğum için kendimi çok şanslı hissediyorum. Fakülteleriyle, yüksekokullarıyla, kütüphaneleriyle, yemekhaneleriyle, yatakhaneleriyle kısacası bir üniversitede olması gerekenden çok daha fazlasıyla Manas Üniversitesi göz kamaştırıyor. Bu Üniversite kurulduğunda bizler daha dünyada bile yoktuk. Nerdeyse çeyrek asra dayanan geçmişiyle geleceğe ışık tutan Üniversitemiz her geçen gün biraz daha büyümekte ve gelişmekte. Bunda da sizlerin çok büyük katkılarınızın olduğunu biliyoruz. Özellikle son yıllarda Üniversitemiz hep gelişme gösterdi. Bugün kampüsümüzün olduğu yerde bundan yaklaşık 20 yıl önce sadece bir binanın yani apartmanın olduğunu düşündüğümüz zaman nerelerden nereye geldiğimizi görebiliriz. Bizlere düşen vatanımıza, Devletimize ve milletimize faydalı olmak. Burada en güzel şekilde ilim tahsil ederek hem Türk dünyasına hem de tüm dünyaya faydalı olmak en büyük amaçlarımızdan. Hepimiz burayı bitirince mesleklerimizi icra edeceğiz. Bunu da en iyi şekilde yaparak Üniversitemizi temsil ettiğimizi asla unutmayacağız. Her şeyden önemlisi de elinden, dilinden kimseye zararı dokunmayan, tam aksine faydalı bireyler olarak toplumda varlığımızı sürdüreceğiz. Duyguları anlatmaya bazen kalem, kâğıt ve söz yetmiyor. Bazı şeyler yaşanarak hissediliyor. Manas Üniversitemizin bir mensubu olmaktan dolayı çok mutluyum. Kendim ve arkadaşlarım adına sizlere bu güzel ortamda bizlere tahsil yapma imkânı sunduğunuz için şükranlarımı sunmak istiyorum. Kurtuluş Savaşı sırasında gönlü Türkiye'deki kardeşlerimizle olan Kazak Şair Mağcan Cumabayev’in ‘Alıstaki Bavrıma’ adlı şiirinden bir bölümle konuşmamı sonlandırmak istiyorum: Uzakta ağır azap çeken kardeşim / Solmuş laleler gibi kuruyan kardeşim / Etrafını sarmış düşman ortasında / Göl gibi gözyaşı döken kardeşim / Altay'ın altın günü nazlanarak / Gelende şen pars gibi bir er olarak / Akdeniz, Karadeniz ötelerine / Kardeşim, gittin beni bırakarak.”

Rektör Prof. Dr. Sebahattin Balcı, etkinlikte yaptığı konuşmasında, “Sevgili gençler, Meslek Yüksekokulu’muza gelmekten dolayı çok büyük mutluluk duyuyorum. Burada barış, huzur, birlik beraberlik var. Her açıdan iyi çalışan bir müessese var. Bu yüzden buraya gelmek benim için her zaman büyük bir sevinç kaynağı oluyor. Meslek Yüksekokulu öğrencilerinin temsilcisi olan Aliya, az önce benim gönlümden geçen her şeyi söyledi. Hayal ettiklerimi de söyledi. Şimdi çok mutlu olabiliriz. Benim yaşım 64, Aliya’nın yaşı belki de 18-19; ama benim ideallerimi artık Aliya da yaşıyor. Bugün hiç ama hiç endişem kalmadı. Bu dava yürüyecek demektir. Geleceğimiz aydınlık olacak demektir. Biz bir olacağız, beraber olacağız, çok güçlü olacağız demektir, eğer fikirlerimiz gençlerde yaşıyorsa... Gördük ki bizim düşüncelerimiz çok daha fazlasıyla olgunlaşarak Aliya’nın lisanı ile sözü ile buradan ilan edildi. Tebrik ediyorum. Bu gençliğin sesidir, idealidir. Gençliğin inancıdır, kendisine olan güvenin ifadesidir. İnanıyorum ki Aliya’nın sözleri burada bulunan herkesin gönlündeki sevdadır, idealidir ve yaşama sevincidir. Çok teşekkür ediyorum. Mağcan Cumabayev, çok kıymetli bir büyüğümüzdür. Ulu bir kişidir. Bir Kazak şairidir; ama Mağcan Cumabayev, hepimizin hislerini en güzel şekilde ifade etmiş ve gönüllerimize tercüman olmuştur. Mağcan Cumabayev, Aliya’nın son kıtasını okuduğu o şiiri kendisi hapisteyken Türkiye’deki kardeşleri için yazmıştır. O dönemde Türkiye’deki kardeşleri en kötü zamanlarını yaşıyorlar. Düşmanların her bir taraftan gelip bütün Türkler’i esir alarak Anadolu’dan sürmek için karar verdiklerinde, Mağcan Cumabayev Türkiye Türkleri için hapiste o şiiri yazmıştır. Kendisi hapishanededir; ancak yüreği Türkiye’deki kardeşleriyle onlar için bu sözleri söylüyor. Çok büyük bir şahsiyet. Aliya da şiiri çok güzel okudu. Hepinize tavsiye ederim. Bende o şiir var. Şiirin tamamını hepinize okumak isterim. Ama Aliya’dan rica edeceğim. Tamamını alacak ve sizlere okuyacak. Böylece bir kere daha Mağcan Cumabayev’i de sevgiyle ve saygıyla anıyor ve kendisine Allah’tan rahmet diliyoruz. Bakın büyük insanlar ölseler de öldürülemiyorlar. İşte bu çok önemli. Bir insan bedenen ölebilir; ama öldürülemez, eğer büyükse... Mağcan Cumabayev 1920’lerde vefat etmiş; ama hala yaşıyor. Onun fikirleri, davası, inancı ve kendisini ifade eden şiirleri yaşıyor. Bizim için yaşama sebebi olan bu kişilere çok saygı duymamız gerekiyor. Onları tanımamız gerekiyor. Tarihimizde böyle şahsiyetler çok. Dolayısıyla size okumayı, çok okumayı tavsiye ediyorum. Türk Dünyası Millet Kıraathanesi açıldı. Orada hem kitap okuyabilir hem de sohbet edebilirsiniz. Okuduklarınızı birbirinizle paylaşabilirsiniz. Her birimiz bir kitap okuyup onları paylaşırsak, her kitabı hepimiz okumuş kadar da faydalanmış oluruz. Bugün gençlerimizin yapacağı en önemli işlerin başında kültürlü ve medeni olmak geliyor.  Bu da okumaktan geçiyor. Okumadan bu olmaz. Kendinize hedef koyun. Ayda bir kitap bitireceğim deyin ve bitirin. Kütüphanelerimiz kitap dolu; ama isteyin istediğiniz kadar kitabı size yine veririz. Hangi kitapları istiyorsanız söyleyin. Yeter ki okuyun. Sizler çok önemli mesleklerin mensubusunuz. Meslek Yüksekokulu sıradan bir okul değildir. Ben Türkiye’de, Çankırı Meslek Yüksekokulu’nda, 25 yıl meslek yüksekokulu müdürlüğü yaptım. Türkiye’nin mesleki ve teknik eğitimde gelişmesi için bu alanda planlama yapan ve yürüten kişilerden bir tanesi de benim. Meslek yüksekokullarının önemini çok iyi biliyorum. Orada da on binlerce öğrencim oldu. Siz bilin ki bu topluma çok ama çok gerekli meslekler öğreniyorsunuz ve o mesleklerin mensubu olacaksınız. Mesleklerinizin kıymetini bilin. Şunu unutmayın: insanları meslekler yüceltmez, mesleklerin adı yüceltemez. Doktor, mühendis olarak yücelemezsiniz. Mesleğini iyi yapan insanlar yücelir. Hangi mesleği yaparsan yap ama iyi yap. Çok iyi yap. Bütün fakültelere örnek olacak tesisleriniz var. Benim sizden ricam hepsini korumanız. Böylece siz mezun olduktan sonra gelecek olanların da bu imkânlardan yararlanmasını sağlayabilirsiniz. Elinizden hep iyilik, dilinizden güzel söz çıksın. Cengiz Aytmatov, ‘İnsanoğlu için en zoru her gün insan olabilmektir.’ diyor. Her gün insan olmak gerekiyor. Güler yüzlü olun, birbirinize mutlaka selam verin, kötü alışkanlıklardan uzak durun. Meslek Yüksekokulu’nda sigara içilmemesine yönelik bir kampanya başlatabilirsiniz. Vaktinizi doğru ve verimli kullanmaya çalışın. Vaktinizi çok iyi kullanın. Herkesin 24 saati var; ama bu 24 saati kim en verimli şekilde kullanırsa o başarılı olur. Bunu da unutmayın. Hocalarınıza karşı saygılı olun; çünkü onlar size bilim, eğitim ve ahlak öğretmek için canla başla çalışıyorlar. Hocalarınızdan çok şey öğrenmeye çalışın. Onların verdiklerinden daha fazlasını onlardan isteyin. Bunların yanında farklı olmanızı isterim. Bunun için de size Üniversitede de verilenden daha fazlasını kendiniz öğreneceksiniz, becerilerinizi kendiniz geliştireceksiniz. Hepiniz birbirinizden farklı olacaksınız. Hep beraber sonuncu olmaktansa birer birer birinci olalım. Hepimiz eşit olursak hepimiz sonuncuyuz demektir. Meslek Yüksekokulu’muza çok kıymet veriyoruz. Hiçbir şeyden sizi yoksun bırakmamaya çalışacağız. Elimizdeki her imkânı sizinle bölüşeceğiz, paylaşacağız. Bilin ki siz şu an Kırgızistan içinde çok örnek bir okulsunuz. Bugün Kırgızistan’ın gelişmesinde meslek yüksekokulu eğitiminin çok büyük rolü var. Bu nedenle çok önemli bir okulun öğrencilerisiniz. Dolayısıyla başarıyla mezun olarak kendinize, ailenize, ülkenize, Türk dünyasına ve insanlığa faydalı bireyler olmanızı diliyorum.” dedi.

Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Anvarbek Mokeyev de “Adil bir sınav sonrasında bir başarı elde ederek Manas Üniversitesi’nde okumaya hak kazandınız. Sizleri kutluyorum. Şimdi ise bir meslek sahibi olabilmek için çok çalışmanız gerekiyor; çünkü ortaöğretimdeki eğitimle yükseköğretimdeki eğitim birbirinden tamamen farklı. Burada kendi kendinize öğrenmek için daha çok çalışmanız gerekiyor. Bu noktada Üniversitemizin alt yapısından mümkün olduğunca çok yararlanmanızı tavsiye ederim. Hocalarınızın bilgi ve tecrübelerinden faydalanın. Hocalarınıza saygı duyun; ama onlardan da alabildiğinizin en fazlasını alabilmek için çabalayın. Rektörlüğün kapılarının size her zaman açık olduğunu da unutmayın.” diye konuştu.

Meslek Yüksekokulu Müdür Vekili Dr. Mahmut Vural ise Yüksekokulun yıllar içindeki gelişimini, topluma ve ekonomiye sağladığı faydaları anlattı.

Program öğrencilerin dans gösterileri ve konserle sona erdi.