Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi’nde (KTMÜ) 2017-2018 Eğitim-Öğretim Yılı II. Birleşik Genel Akademik Kurulu ve Yusuf Has Hacib’i Anma programı düzenlendi.

KTMÜ Kültür Merkezi’nde 21 Aralık 2017’de gerçekleştirilen programa Türkiye Cumhuriyeti Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşarı ve KTMÜ Mütevelli Heyeti Başkanı Doç. Dr. Yusuf Tekin, Türkiye Cumhuriyeti Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanı ve Mütevelli Heyeti Üyesi Adnan Ertürk, Yükseköğretim Kurulu Üyesi ve Mütevelli Heyeti Üyesi Prof. Dr. Mehmet Şişman, Rektör Prof. Dr. Sebahattin Balcı, Rektör Vekili Prof. Dr. Asılbek Kulmırzayev ve KTMÜ mensupları katıldı.

Program iki ülkenin milli marşlarının okunması ve Üniversitenin tanıtım filminin gösterilmesiyle başladı.

Ardından Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Orhan Kemal Tavukçu, “Bozkırda Ayak İzleri Balasagunlu Yusuf ve Kutadgu Bilig” konulu sunum yaptı.

Rektör Vekili Prof. Dr. Asılbek Kulmırzayev, “Bugün itibariyle Üniversite olarak Kırgızistan’da çok iyi bir noktaya geldik. Geldiğimiz noktayı korumak, hatta Üniversitemizi daha yukarılara taşıyabilmek için çalışmaya devam edeceğiz. Bunun için sürekli üreten ve başarımızı destekleyen akademisyenlerimizi her açıdan destekeleyeceğiz. Aynı şekilde motivasyonlarını yüksek tutmak için öğrencilerimizi de desteklemeye devam edeceğiz. 2018’de daha ileride olacağımız günler, sağlık ve başarı dilerim.” dedi.

Değerlendirme konuşması yapan Rektör Prof. Dr. Sebahattin Balcı, Üniversitenin bilimsel yayınlarının yıllar içindeki dağılımını, özellikle 2010’dan bu yana ne kadar hızla arttığını anlattı. 2010-2017 yılları arasında Üniversitenin uluslararası standartlarda yaptığı yayınlarla Kırgızistan’daki diğer yükseköğretim kurumlarının önüne geçtiğini, Clarivate Analytics (Thomson Reuters) University Ranking ölçütlerine göre 2017’de indeksli dergilerde Kırgızistan’da en fazla yayın yapan ve 1 yıl içinde yayın sayısını 2 kat arttıran kurum olarak “Web of Science Awards 2017"de 'en verimli organizasyon' seçilerek bu başarısını tescillediğini hatırlattı. 2016-2017 Eğitim-Öğretim Yılı’nda 301 nitelikli bilimsel toplantı yapıldığını söyleyen Prof. Dr. Sebahattin Balcı, son 10 yılda 30 nitelikli kitap yayınlandığını, örneğin bunlardan Kırgızca-Türkçe Sözlük ile Kırgız Türkçesinin ve Kırgızistan kültürünün geliştirilmesine ve tanıtılmasına katkı sağlayacak 74 bin kelimelik bir çalışmanın yapıldığını söyledi. Mezunların 5 kıtada 33 ülkede Üniversiteyi başarıyla temsil ettiğini, yüzde 5’inin kendi işini kurduğunu; eğitim-öğretim alanları, fiziki altyapısı, kütüphane ve öğrenme merkezleri, teknolojik yatırımları ve diğer yatırımlarıyla ve özellikle insana yaptığı yatırımlarla KTMÜ’nün sadece Kırgızistan’da değil Bölgesinde de açık ara önde olduğunu vurguladı. Prof. Dr. Balcı, gelinen noktanın ve elde edilen başarıların hiçbir zaten yetmeyeceğini, her zaman Üniversiteyi daha yukarılara taşımak için canla başla çalışmaya devam edeceklerini ifade etti.

Yükseköğretim Kurulu Üyesi ve KTMÜ Mütevelli Heyeti Üyesi Prof. Dr. Mehmet Şişman, “Manas Üniversitemiz Kırgızistan’da akademik anlamda en başarılı üniversite oldu. Bu başarıda katkısı olan herkesi kutluyor, başarılarınızın devamını diliyorum. Üniversite artık her türlü imkâna kavuştu. Şimdi çalışmaya devam etmek gerek. Ben 15 yıldan beri Üniversitemizdeki gelişmeleri izliyorum. Gerçekten şu anda fiziki altyapısı, teknolojisi, insan kaynakları, kütüphanesiyle modern bir üniversite burası. Türkiye’de Yükseköğretim Kalite Kurulu oluşturduk. Önümüzdeki bahar aylarında inşaallah Kurulumuz Manas Üniversitesi’ne dış değerlendirme için bir ziyaret gerçekleştirecek. Artık Üniversitemiz Türkiye’deki bir kalite kurulu tarafından dış değerlendirmeye tâbi tutulacak. Bu değerlendirmede başarılı çıkacağımızı ümit ediyorum. Gerçekten elde ettiğimiz bu başarı hepimizin başarısıdır. İnşaallah bu başarımız artarak devam edecektir. Önümüzdeki yıllarda hedefimiz Orta Asya’da en başarılı üniversite olmaktır.” dedi. 

Türkiye Cumhuriyeti Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanı ve KTMÜ Mütevelli Heyeti Üyesi Adnan Ertürk, “En yetenekliyi, en bilgiliyi aramak yerine, işin standartlarını oluşturmamız gerekiyor. Gerçek dünya çok karmaşık, problemler çok fazla. En yetenekli adamı yetiştirerek bunun altından kalkmamız pek mümkün değil. O zaman her işin standardını oluşturmak gerekiyor. Bürokrasiye boğulmamış bir kurumsallaşma gerekiyor. Bu anlamda Manas Üniversitemizin hem Kırgızistanımıza hem de Türkiyemize kurumsallaşma anlamında da büyük katkılar sağlamasını diliyorum.” dedi.

Türkiye Cumhuriyeti Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşarı ve KTMÜ Mütevelli Heyeti Başkanı Doç. Dr. Yusuf Tekin, “6 ayda bir geliyoruz, akademik kurullara da katılıyoruz. Gelişmeleri sürekli takip ediyoruz. Güzel gelişmeler oluyor. Daha güzel gelişmeler de olacak inşallah. En son geldiğimiz tarihte Kırgızistan’da bir seçim süreci vardı ve Sonbaharda Cumhurbaşkanı değişti. Yeni seçilen Cumhurbaşkanı Sooronbay Ceenbekov Beyefendi’ye hem kendisi hem Kırgızistan için hayırlı uğurlu olması, Kırgızistan’ı ve Türk-Kırgız dostluğunu daha iyi bir noktaya taşıması açısından başarılar diliyorum. İnşallah iki ülkenin dostluğunun daha da geliştirileceği  bir  dönem olur. Kırgızistan için Türkiye için hayırlı uğurlu olsun! Beni üzen bir gelişme olmuştu. Üniversitemizden hayatını kaybeden öğretim üyesi arkadaşlarımız, akademik personelimiz olmuştu. Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanımız Prof. Dr. Mehmet Başbuğ, Öğr. Gör. Dr. Mira Yunusova, Okutman Fevzi Karaca ve Öğr. Gör. Marat Kozukeyev’i kaybettik. Arkadaşlarımız için Allah’tan rahmet, ailelerine başsağlığı diliyorum. Mekanları cennet olur inşallah. Bu tür kayıpları üniversiteler yaşıyor, insanlık yaşıyor. Hep aramızdan sevdiğimiz insanlar ayrılıyor. İnşallah cennette hep beraber oluruz diye dua edelim.

Benim çalışma saham siyaset bilimi. Balasagunlu Yusuf Has Hacib’in eserine ismini veren ‘kut’ kavramı, benim üzerine çok kafa yorduğum bir kavramdır. Şu açıdan kafa yorduğum bir kavramdır: siyaset bilimi literatüründe devlet teorileri, siyasi iktidara, hükûmete meşruluk kazandıran nedir sorusuyla başlar. Devlet hangi temeller üzerine meşrulaşır? Bu soruya cevap verilir. Dönem dönem bu meşrulaştırma kriteri, meşruluk merkezi değişir. İşte bugün siyasi iktidarlara, hükûmetlere bu meşruluğu sağlayan şey milli iradedir, millettir. Yani halk üzerine meşruluk kriteri oluşturuyoruz. İlk Türk Devletlerinde, eski Türk Devletlerinde de bu kavram ‘kut’tur. Yani ‘kut’ siyasi iktidara hükûmetlere meşruluk temin eden bir kavram. Kitabın ismi de oradan çok enterasan bir şekilde gelişiyor. Bu türden siyasetnamaleri yazan kişiler, temelde dönemin siyasi iktidarına bir anlamda siyasi danışmanlık yapan pozisyondalar. Yani herkesin bildiği bir örnek olduğu için Makyavelli’yi örnek olarak verebiliriz. O da aynı şeyi yapmış.  Hem siyasetname yazmış hem de dönemin siyasi iktidarlarına bu birikimiyle destek olmuştur. Yusuf Has Hacib de ‘başmabeyinci’ unvanı ile aslında siyasi iktidara bu anlamda danışmanlık yapmıştır. Yani şunu yapmış Yusuf Has Hacib: siyasi iktidara, birlikte çalıştığı otoriteye, ona meşruluk temin eden ‘kut’ kavramına ihanet etmemesi için ona uygun davranması için nasihatler vermiş, yol göstermiştir. Bu yönüyle çok önemlidir. Buna benzer bizim litaratürümüzde çok başka kitaplar var: Mesela benzer şekilde yine hepinizin bildiği  Nizâmülmülk “Siyasetname”yi, Mâverdî “Ahkam-ı Sultaniye”yi yazmıştır.”

Bu coğrafyada sosyal bilimciler açısından çok ama çok geniş bir malzeme var.  Medeniyet kavramı statik bir kavram değil, dinamik bir kavram. Bölgesel olarak değişiyor. Orta Asya Medeniyeti, Mısır Medeniyeti, Roma Medeniyeti, Avrupa Medeniyeti, Osmanlı Medeniyeti... Aslında medeniyet insanın ortak değeri, form aynı form. Geliştiriliyor; ama yaşadığı bölge değişiyor. Bu bölge, bu coğrafya, zamanında döneminin siyasi, ekonomik, hukuki her türlü alanlarına yön veren bir bölge. Böyle bir bölgede yaşıyoruz. Bu açıdan bu bölgenin değerleri, bu bölgedeki eserler, yaşanmışlıklar sosyal bilimciler tarafından mutlaka ama mutlaka incelenmeli, araştırılmalıdır. Manas Üniversitesi buna öncü olmalıdır.

Bu Üniversiteyi kuran irade, fiziksel altyapının sağlanması için maddi yatırımlar anlamında yapılması gerekenleri yaptı. Türkiye Cumhuriyeti olarak biz üstümüze düşeni yaptık. Kırgızistan da bu konuda hiçbir fedakarlıktan kaçınmadı. Birlikte bir noktaya kadar geldik. Öğrenci sayısı açısından istediğimiz noktaya ulaştık. Akademik noktada da bir noktaya ulaştığımızı tablolar gösteriyor. Bu noktalara ulaşmak kolay; ama burada kalmak belki daha zor. Bu çalışmaların belli bir düzeyde devam etmesi gerek.

Üniversitenin bundan sonraki hedefi iki ülke arasında ‘altın köprü’ olması, dostluğu geliştirmesi. Bu Üniversite Bişkek’te, Kırgızistan’da, halkla, vatandaşlarla, yani eğitim-öğretim çağı dışındaki vatandaşlarla, üniversiteyle eğitim anlamında ilişkisi olmayan insanlarla da bir şekilde iletişime geçerek, onları bütün imkânlarından yararlandırma noktasına geçmeli. Bu noktaya gelmiş bir Üniversite için bu çok zor bir şey değil. Yeni dönemde bu Üniversitenin sürekli eğitim merkezleri ile vatandaşlar için vereceği başka hizmetlerle, vatandaşlara vereceği farklı türden eğitimlerle bu dostluğu pekiştireceğine, daha ileri noktalara taşıyacak adımlar atacağına inanıyorum. Ben her seferinde buradan giderken mutlu ayrılıyorum. Bize bu mutluluğu yaşatan, iki ülke arasındaki dostluğun gelişmesine katkı sağlayacak adımlar atan bu Üniversiteye emeği geçen öğretim üyelerine, idarecilere, memur düzeyinde çalışan idari personele ve bütün arkdaşlarımıza teşekkür ediyorum. Allah hepsinden razı olsun! Burada atacağımız adımlar, kuşaklar sonra belki meyvesini daha farklı şekilde verecek. Burada attığımız her adımın bize bir sevap, bir dua olarak döneceğine inanan insanlarız. Böyle bir faydası da olacak. Çok daha güzel günlerde Üniversiteyi görmek istiyoruz. Türkiye Cumhuriyeti olarak bu konuda katkı sağlayacak bütün kurumlar burada bir anlamda. Biz bu Üniversiteyi önemsiyoruz. Önemsediğimiz için de üstümüze düşeni fazlasıyla yerine getirmeye çalışıyoruz. Sizler de aynı şekilde emeklerinizi ortaya koyuyorsunuz. Yapılması gereken şey, bu kadar azimli, bu kadar istekli çalışmanızın sağlıklı bir sonuç doğurmasını temin etmek. Bu kadar güzel şey bir araya geldi. Şimdi artık, bu dostluğun pekişmesi, çok daha iyi bir noktaya gelmesi gerekir diyorum.” diye konuştu.

Açılış konuşmalarının ardından akademik başarılar sağlayan ve akademik unvanları yükselen öğretim elemanlarına ödülleri verildi. Uluslararası ölçütlerde yaptığı başarılı yayınlarla Üniversitenin bilimsel başarısına büyük katkı sağlayan Fen Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Osman Solak’ın özgeçmişi okunarak, takdir belgesi takdim edildi.

Ödül ve cübbe giydirme merasiminden birlikte fotoğraf çektirilmesiyle toplantı sona erdi.