Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi’nde (KTMÜ) “Ahlak ve Değerler Sempozyumu” düzenlendi.

KTMÜ İlahiyat Fakültesi Dekanlığı tarafından düzenlenen ve 2 gün devam eden sempoyumun açılış programı 26 Ekim 2017’de Cengiz Aytmatov Kampüsü Kasım Tınıstanov Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi.

Programa Kırgız Cumhuriyeti Din Komisyonu Temsilcisi Şükür Şermeteov, Türkiye Cumhuriyeti Bişkek Büyükelçiliği Din Hizmetleri Müşaviri Şemsettin Ünal, KTMÜ Rektörü  Prof. Dr. Sebahattin Balcı, İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Köylü, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

Rektör Prof. Dr. Sebahattin Balcı, “Kırgız Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Almazbek Atambayev’in ilan ettiği “İman, Ahlak ve Medeniyet” yılı çerçevesinde düzenlenen bu sempozyumda emeği olan İlahiyat Fakültesi yöneticilerine, öğretim elemanlarına ve diğer katılımcılara teşekkür ederim. Günümüzde dünyadaki en önemli konulardan birisi değerler konusu. Bugün dünyamızda her türlü olanak, teknolojik gelişmişlik ve zenginlik olmasına karşın insanlık yok. Bugünün dünyasında iman, ahlak ve değerler konusunda problemler çok. Dünyaya bir açıdan baktığımızda zenginlik ve gelişmişlik görürken, diğer bir açıdan baktığımızda insanlığın olmadığını görüyoruz. Dünyada bugün maddi anlamda zenginlikler var; ama değerler noktasında, insanlık noktasında eksiklikler de var. Dünyanın bu konuyu dikkate alması gerekiyor; çünkü eğer insanlık değerleri yok olursa, dünyanın bir geleceği olmayacak. Bu bağlamda bu sempozyum, bütün dünya için çok büyük önem arz eden bir konunun ele alınmasına zemin hazırlayacak diye düşünüyorum. Teknik anlamda imkânlar artarken, iletişim ve ulaştırma noktasında baş döndürücü hızda bir gelişme yaşanırken, değerlerimizi ve insanlığımızı kaybediyoruz. Bugün sahip olduğumuz teknolojik gelişim bize yalnızlık getirdi. Hepimiz büyük kalabalıklar içinde yalnızlaşıyor, yalnızlığa gidiyoruz. Paylaşamıyoruz, paylaşamadığımız için geliştiremiyor, bizden sonra gelenlere aktaramıyoruz. Çok kısa zaman aralıklarıyla nesillerde çok büyük değişimler yaşanıyor. Eskiden olduğu gibi 50-100 senelik dilimler halinde değil, 10 senelik dilimler halinde ciddi değişimler yaşıyoruz. Yani bir babanın kendi çocuğu ile bile karşılıklı konuşamadığı bir dünyada yaşıyoruz. Aynı salonda bütün aile fertleri bir arada olmasına rağmen, kimse birbiriyle tek kelime konuşmadan geceyi bitiriyor. Herkesin sadece elindeki telefon ve benzeri teknolojik cihazla ilgilenmesi nedeniyle aynı salonda oturan insanların birbirleriyle iletişimi olmuyor. Bugün ne yazık ki böyle bir dünyada yaşıyoruz. İşte bu da değerlerimizi yeniden inşa etme zorunluluğunu bize gösteriyor. O halde önce insanlığımızı kazanmamız, kaybettiklerimizi geri almamız gerekiyor. İlerleyen zaman içerisinde yeni değerlerimizi de sürekli geliştirmemiz gerekiyor. Ancak bunlar arasında hiç değişmeyecek olanlar da var. Burada bu değerler meselesinde Kur’an çok önemli bir kaynak. Çünkü Kur’an zamanlara bağlı olmayan, bütün zamanlarda geçerli olan değerleri bize sunuyor. Kur’an-ı Kerim’i bin 400 yıl önce okuyan da kendisine oradan bir ders çıkarabiliyor, aradan geçen onca zamandan sonra günümüzün gelişmiş dünyasında okuyan da kendisine oradan çok büyük dersler çıkarabiliyor. İnsana hitabında hiçbir zaman tesirini kaybetmeyen bir yüce kitabımız, bizim rehberimiz olarak elimizde duruyor. Dolayısıyla değerlerin inşasında büyük bir referans olarak, O’nu her zaman baş tacı etmek gerekiyor.” dedi.

Türkiye Cumhuriyeti Bişkek Büyükelçiliği Din Hizmetleri Müşaviri Şemsettin Ünal, “İnsan en güzel şekilde yaratılmış bir varlıktır. Ancak dini değerlerimize tam olarak sahip çıkarak onları yaşayamadığımız için toplumda bazı sıkıntılar doğmaktadır. İnsan dine uygun bir hayat yaşarsa, ahiret hayatı da güzel olacaktır. Fıtratı bozarak yaşarsa hem bu dünyada hem de ahiret hayatında bunun cezası olacaktır. Müslümanlar olarak bizlerin, değerlerimizin inşası için önemli bir yöntemimiz var. Bu noktada Kur’an-ı Kerim ile bu yol aydınlatılmıştır. Müslümanların dinin ahlaki prensipleri ile tanışıp bu prensiplerle birlikte bir hayat yaşaması gerekir.” diye konuştu.

Kırgız Cumhuriyeti Din Komisyonu Temsilcisi Şükür Şermeteov ise “İman, Ahlak ve Medeniyet” yılı çerçevesinde düzenlenen bu tür etkinliklerden dolayı memnuniyetimizi ifade etmek istiyorum. Böyle konularda halkı aydınlatmak bizim görevimiz. Bu açıdan bu sempozyumun önemi büyük.” Diyerek sempozyuma verdiği değeri dile getirdi.

İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Köylü, etik ve ahlak açısından yoksun kalmış zayıf toplumların ayakta kalabilmesinin mümkün olmadığını söyledi. Prof. Dr. Köylü, “Ahlak ve değerlerle ilgili olarak Epiktetos’un sözlerine değinmek istiyorum: ‘Servet kaybolunca hiçbir şey kaybolmaz.  Para kaybolunca bir şey, değerler  kaybolunca her şey kaybolur.’ dedi ve sözlerini Yunus Emre’den bir alıntıyla tamamladı:

“Girdim ilim meclisine, eyledim kıldım talep,

Dediler ilim geride, illâ edep illâ edep.”