Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi (KTMÜ) Rektörlüğü tarafından 2017-2018 Eğitim-Öğretim Yılı’nda görev yapmak üzere Üniversiteye gelen akademisyenlerle tanışma toplantısı düzenlendi.

Rektörlük Konferans Salonu’nda 3 Kasım 2017’de gerçekleştirilen toplantı Üniversite tanıtım filminin ve Üniversite yapımı “Göçebe Oyunları” kısa filminin gösterimiyle başladı.

KMTÜ Rektörü Prof. Dr. Sebahattin Balcı, açılış konuşmasında, “Burası bizim ata yurdumuz, ata topraklarımız. Buraları tanımak gerek. Burayı seviyor, sayıyor ve baş tacı yapıyoruz. Bizim için ana yurdumuz da, ata yurdumuz da aynı kıymette ve aynı kutsallıktadır. 2017-2018 Eğitim-Öğretim Yılı’mızın bütün camiamız için sağlık, mutluluk, huzur, iyilik ve başarı içerisinde başlayıp sürüp tamamlanmasını dilerim. Bu sene aramıza katılan çok değerli hocalarımız, huzur ve mutluluk bulacağınız bir Üniversiteye ve ülkeye geldiniz. Manas Üniversitesi, huzur iklimindedir. Bizim burada en başta yaptığımız, kaybettiğimiz huzuru bulmak oldu. 2010’dan itibaren yeniden huzuru bulduk. Bundan sonra da hiç kaybetmeye niyetimiz yok. Sizler de bu huzur iklimine katkıda bulunmak için buradasınız. Bunu daha da artırmak, daha tatlandırmak, daha da mutlu hale getirmek için canla başla bu iklime katkıda bulunacak ve bu iklimin tadını çıkararak yaşayacaksınız. Bunu sizden istiyorum. Bunun temelinde birlik ve beraberlik yatar. Burada birlik ve beraberliğin örnekleriyiz. ‘Bu Türkler bir ve beraber olamaz. İkisi yan yana gelse dövüşür.’ gibi sözler bize hakarettir. Biz Türkler dünyada medeniyet kuran 5 milletten biriyiz. Bu şekilde aciz, zavallı, niteliksiz tanımlamalar bize yakıştırılamaz. Aksine biz bir olmayı da berber olmayı da biliriz. Biz, başı dik bir milletiz. Kimsenin önünde baş eğmeyiz. Baş eğmediğimiz için aramızda uyuşmazlık çıkıyor. Şimdi akıllı davranıp aramızdaki uyuşmazlıkları baş kaldırarak değil, birlik beraberlikle, güzellikle konuşarak, anlaşarak halletmeyi başarıyoruz. Manas Üniversitesi bunu başarmıştır. Bu açıdan Manas Üniversitesi’nde taraf yoktur. Burada bir ve beraber olan bir topluluk vardır. Hepimiz de buradaki bileşenleri ifade etmekteyiz. Biz bu birliği oluşturan ve tartışmasız her biri çok kıymetli olan bileşenleriz. Kendimizi böyle tanımlıyoruz. Böyle baktıktan sonra hiçbirimizin bir başkasını ayrı, yabancı, uzak görmesi imkânı da yoktur. Pozisyonumuzu böyle alıyoruz. Bundan sonrası sevgidir. Biz buraya sevgiyle geldik. Zaten burada sevgisiz durmamızın bir anlamı da yok. Bizim kalbimizde önce sevgi var. Ata topraklarında, kutsal topraklarda olmanın sevgisi var. Ecdadımızın toprakları. Abdülkerim Satuk Buğra Han bize bu topraklarda İslam ile şereflenmeyi nasip eden büyük Devlet adamlarımızdan birisidir. Bin yıl sonra gelip bu topraklarda Kırgız kardeşlerimizle bu üniversiteyi kurup O’nun adını buradaki camiye vermek, bize nasip oldu. O halde biz tesadüfen bir araya gelmiş insanlar değiliz. Bizim irademizin üzerinde bir irade tarafından yüce bir görevi yerine getirmek için işte burada, bu vakitte bir araya getirildik. Bunun farkına vardığımız zaman biz bizi aşarız. Biz nefsimizi aşarız. İşte buradaki birlik ve beraberliğimizin temelinde aslında bu sevgiyle nefsi  aşmak vardır. Burada nefisle yola çıkanlar kaybederler. Sadece kendileri değil, böyle büyük bir davaya inanmış ve kendilerine güvenmiş olan büyük bir milletin de zarar görmesine sebep olurlar. Bu davayı, bu ideali ortaya koymuş olan iki Devletin bu büyük iddiasına zarar vermiş olurlar. Tesadüfen burada değiliz ve tesadüfen buraya gelmiş insanlar değiliz. Bunu bilerek yolumuza devam edelim. Yeni gelen kardeşlerim, siz böyle bir kervana gelip katıldınız. Artık sizler de bu kervanın bireyleri olarak, daha ileri hedeflere gitmek için size sunulan imkânlar ile almış olduğunuz emaneti dahaileri götürmek için çalışacaksınız.” dedi.

KTMÜ Rektör Yardımcısı Prof Dr. Anvarbek Mokeyev de “Kırgızistan, Türk Uygarlığı’nın beşiği sayılır. Burası Batı Göktürk Devleti’nin başkentiydi. Burası İstemi Kağan’ın yaşadığı yerlerdi. Buradan 60 kilometre doğuda Tokmok şehri var. Tokmok şehri ve çevresinde Süyap Şehri vardı. Süyap, Batı Göktürk Devleti’nin başkentiydi. Daha sonra Türgeşler Kağanlığı, Karluk Kağanlığı olmak üzere 10. asrın ortasında buralarda meşhur Karahanlı Devleti kurulmuştu. Satuk Buğra Han ve O’nun soyundan olan Buğra Hanlar, Arslan Hanlar, Devleti sürdürenler oldu. Devletin sınırlarının büyümesi sonucu Kaşgarlı Mahmut gibi bir Türk büyüğünün de bu topraklar vatanı oldu. Issık Göl Bölgesi’nde bugün de Bars Han ismi mevcuttur. Kağan’ın memlektidir. Yine buralar Yusuf Has Hacip Balasagun’un da memleketidir. Geçmişte burada var olmuş devletlerin, toplulukların ve burada yaşamış olan insanların kültürü, hâlâ burada devam etmektedir. Biz de bu kültürün yaşaması için elimizden geleni yapıyoruz. İkincisi düzenlenen ve 62 ülkenin katıldığı Dünya Göçe Oyunları bunun için gerçekleştirilen organizasyonlardan biridir. Buraya sizin gibi Türkiye’den gelerek görev yapan hocalarımız, geri dönmek istemiyorlar. Burayı seviyorlar. Sizin de seveceğinizi umuyoruz. Her ne kadar burada göreviniz akademisyenlik yapmak olsa da burada bulunduğunuz süre içerisinde Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni de temsil ediyorsunuz. Bu nedenle Üniversitemizi Kırgızistan’daki diğer üniversitelerle kaynaştırma göreviniz de var. Türkiye’ye döndükten sonra sizler artık Kırgızistan’ın Türkiye’deki elçisi oluyorsunuz. Biz de Türkiye’de birkaç yıl çalıştıktan sonra dönüp Türkiye’nin Kırgızistan’daki elçisi olarak burada çalışıyoruz. Böylece kaynaşma, dostluk, kardeşlik ve beraberlik sağlanacak.” dedi.

Toplantı açılış konuşmalarının ardından soru-cevap, dilek ve temennilerin dile getirilmesiyle sona erdi.