Главная > Университет > KTMÜ’de Cumhuriyet Bayramı Coşkusu

KTMÜ’de Cumhuriyet Bayramı Coşkusu


26 октября, 21:29. Разместил: bn

Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi’nde (KTMÜ) Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 95'inci yıl dönümü coşkuyla kutlandı.

Kutlama programına Türkiye Cumhuriyeti Bişkek Büyükelçiliği Müşavirleri, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Kırgızistan Temsilcisi, Ahıskalı Türkler Derneği Temsilcileri, akademisyenler, öğrenciler ve basın mensupları katıldı.

Cengiz Aytmatov Kampüsü Kasım Tınıstanov Konferans Salonu'nda 26 Ekim 2018'de gerçekleştirilen ve Güzel Sanatlar Fakültesi ile İletişim Fakültesi tarafından hazırlanan program, saygı duruşu ve milli marşların okunmasıyla başladı. Ardından konuklara TRT yapımı “Cumhuriyet Belgeseli” izlettirildi.

Rektör Prof. Dr. Sebahattin Balcı, programdaki konuşmasına, “Bugün Üniversitemizde çok güzel bir anı, güzel bir programı sizlerle paylaşmış olmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Şahsım ve Üniversitem adına bugünkü programımıza iştirakinizden dolayı siz değerli konuklarımıza ve Cumhuriyetimizin kuruluşunun 95. yılında ata topraklarımızda yükselen bu mutluluk seslerini bu semada çınlattığından dolayı ekibimize teşekkür ediyorum.” sözleriyle başladı.

Olmazlar olduruldu

Prof. Dr. Sebahattin Balcı, “Öncelikle Allah’a hamdediyoruz. Bugün bu topraklarda belki de hayal bile edemeyeceğimiz bir mutluluğu yaşıyoruz. Bundan 30 sene önce deselerdi ki siz bir gün Kırgızistan’a gideceksiniz, orada bir üniversite kurulacak, o üniversitede Türk dünyasının iki yakası bir araya gelecek, orada bir ortak kadere yürümek için yola çıkmış, kutlu yürüyüşün neferleri azimle, kararlılıkla gelecek için çalışacak. Bunu herhalde o tarihlerde söyleyenlere ‘Bu adamın herhalde iyi niyetten başka söylediği söz yok.’ denirdi. Ama bugün bu olmazlar oldurulmuş, engeller aşılmış, gönüller birleşmiş, ortak bir kader için bir araya gelinmiş ve bir ocak yakılmış, bu ocakta bütün Türk dünyası bir olmuş, beraber olmuş ve geleceğe yeni bir nesil hazırlamak için canla başla çalışıyor.” sözleriyle Türk dünyasının birlikteliğine vurgu yaptı.

Manas Üniversitesi esasen Atatürk’ün bir vasiyeti

Prof. Dr. Balcı, “Esas itibariyle bunu 1934-35’lerde Türkiye Cumhuriyeti’mizin Kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk işaret etmişti. ‘Bir gün gelecek, bu büyük gözüken Sovyetler Birliği tarihteki rolünü bitirip sahneden çekilecek. O topraklarda bizim kardeşlerimiz var. O zaman onların bize ihtiyacı olacak. Bu günden o gün için hazır olmamız lazım.’ demişti. İleri görüşlülüğün, ufuklar ötesine geçişin en güzel örneklerinden birisidir bu. Bu anlamda bakarsak Manas Üniversitesi esasen O’nun bir vasiyetidir. O vasiyet 1995 yılında gerçekleşmiş ve Manas Üniversitesi kurulmuştur.” diye konuştu.

Üniversiteyi bu günlere getirenlere teşekkür

Sebahattin Balcı, “Bütün kuruculara, başta Sayın Cumhurbaşkanları olmak üzere, en kalbi şükranlarımızı sunuyoruz. Ondan sonra bu Üniversitenin bu günlere gelmesi için emek veren herkese, en başta Kırgız Halkı, Türkiye Halkı, Aziz Türk Milleti, Devlet adamlarımız, bütün büyüklerimiz, Mütevellilerimiz, burada eğitim gören çok kıymetli evlatlarımız, bugün yetişip dünyanın beş kıtasına yayılan, 35 memlekette Manas idealini, Manas şuurunu, memleket sevgisini her yere taşıyan mezunlarımız, onları yetiştiren değerli hocalarımız, emek veren çalışanlarımız ile bu Üniversiteye hiçbir eksiklik ve hiçbir yoksulluk göstermeyen Kırgız ve Türk Cumhuriyetlerimizi en kalbi şükranlarımızla burada bir kez daha minnetle anıyor, emeklerinden dolayı önlerinde saygıyla eğiliyoruz.” ifadesinde bulundu.

Cumhurbaşkanlarımızın ziyareti en coşkulu anlarımız

Balcı, “Tabii ki 2 Eylül 2018 tarihinde Sayın Cumhurbaşkanı’mız,  Kırgızistan Cumhurbaşkanı’mız Sayın Sooronbay Ceenbekov ile Üniversitemizi ziyaret edip bize 2018 yılının en mutlu, en coşkulu ve en sevinçli anlarını yaşattılar. Bize 2018-2019 Eğitim-Öğretim Yılı'nın en güzel ödülünü ve armağanını verdiler. Biz kendilerine fahri doktora payesi takdim ettik; kabul ettiler ve Üniversitemizle ilgili çok güzel değerlendirmelerde bulundular. Onların verdikleri büyük moral, yaptıkları değerlendirmedeki gerçeklilik, hakikatin ne olduğunu ifadeleri doğrusu bizleri çok mutlu etti. Biz o güvene lâyık olmak için gece gündüz çalışmaya devam edeceğiz. Bize düşen görev çok çalışmaktır.” sözleriyle iki kardeş ve dost ülkenin Cumhurbaşkanlarının Üniversiteye ziyaretinin öneminden söz etti.  

Bir büyük iddia

Prof. Dr. Sebahattin Balcı, “Manas Üniversitesi bir büyük iddiadır. Üniversite kurmak başlı başına çok büyük bir iştir ve üniversite olabilmek büyük iddiadır. Bugün Manas Üniversitesi Kırgızistan’ın bir marka Üniversitesi olarak bu iddiayı gerçekleştirmiştir. Bununla beraber Orta Asya’da en saygın 5 üniversiteden birisi durumuna gelmiştir. Bu Üniversite Türkiye ve Kırgızistan’ın üniversite kurma iddiasını gerçekleştirmiş olmanın bahtiyarlı ile Aziz Milletimize olan şükranlarımızın ve güvene lâyık olmanın bir ifadesi olarak daha ileri gitmek için çalışmaktadır. Bizim yolumuz uzun, işimiz çok, vaktimiz yok. Ne yapacağız? Gece gündüz hep beraber çalışacağız. Herkesin 24 saati var; en başarılı olan, 24 saati en verimli kullanandır. Biz o 24 saati en verimli kullanmak için çalışmaya devam edeceğiz.” sözleriyle bir büyük iddianın haklılığını dile getirdi.

Cumhuriyet çok büyük bir Devlet’in devamı

Prof. Dr. Balcı, “İşte kurulan bu Cumhuriyet bize bu imkânları sağlamış ve bugün burada hepimize büyük bir sevinçle ve iftiharla gelecek için daha da çok çalışma azmini ve kararlılığını vermiştir. 95. yaşında olan Cumhuriyetimiz, esasen çok büyük bir medeniyetin ve çok büyük bir Devlet'in devamı niteliğindedir.  600 yıllık bir büyük medeniyet ve bir dünya Devleti’nin devamıdır. Osmanlı için imparatorluk diyorlar. Yanlıştır! Bu ifadeyi kullananlar, daha çok Batılılar’dır. Biz imparatorluk değiliz, biz cihan Devletleri kurduk. Onların imparatorluk dedikleri; gittikleri yerlerden alanlardır, sömürenlerdir. Nesi var nesi yok kendisine mal edenlerdir. İmparatorluklar bunu yapmıştır. Ama ne Osmanlı ne bizim medeniyetimizde kurmuş olduğumuz cihan Devletleri gittikleri yerlerden almış, aksine oralara vermeye gitmiştir.” dedi.

Cumhuriyet projesi büyük bir mucize

Sebahattin Balcı, “Önce gönül, sevgi, güven ve ondan sonra da refah ve adalet… Biraz evvel şanlı bayrağımız burada gözüküyordu. Bu bayrak, dalgalandığı her yerde kalplere huzur verir. İnsanlara güven verir. Orada insanca yaşamanın şanını ve itibarını hissettirir. Orada insanlara 'adalet var' dedirtir. Bu bayrağın tanımında bunlar var. Dolayısıyla Cumhuriyetimiz almış olduğu mirası daha ileri taşımaktan ve daha büyük işler yapmaktan başka bir yol tutmamıştır. Mirasımız medeniyet olarak, tarih olarak, kültür olarak büyük olmakla beraber, gelişmişlik ve maddi değerler bakımından çok kötüydü. Maalesef çöken bir cihan Devleti; borçlarıyla, moralsizliğiyle, dağılmışlığıyla, eğitim problemiyle, ticaret problemiyle, ekonomisiyle, sanayisiyle bize iyi bir miras bırakmadı. İşte 95 yıllık Cumhuriyet projesi o anlamda büyük bir mucizedir. O gün toprakları paylaşılıp insanları sürülecek olan bir Türk Milleti varken, bugün dünyanın 13'üncü ekonomisine çıkmış, kendi kendine yeterli ve Cumhurbaşkanı’mızın en yüksek ve en etkili ifadesi ile Birleşmiş Milletler’de hiç kimsenin diyemediği sözü söyleyerek, ‘Dünya beşten büyüktür.’ deme seviyesine ulaşmıştır. Bu herkesin harcı değildir. Bu sözü söylemek bize nasip olmuştur. Dünyada BM’ye üye 190 civarında ülke var. Ama o beşlerin dışındaki hiç birisi bu sözü söyleme cesaretini kendinde bulamadı. Bunların içinde nüfusu 1,5 milyar olan da var, ekonomisi bizden iyi olan da var. Pek çok anlamda daha fazla fırsatları olanlar da var; ama hiç birisi bu sözü söylemek cesaretini gösteremedi. Bütün mazlumlar ve mağdurlar adına bu söz söylendi. Sadece Türkiye adına söylenmedi. İsmine şarkılar, türküler yakılan bayrağımız, dünyanın neresinde olursa olsun, mağdurlar ve mazlumlar için ümit kapısıdır. Cumhurbaşkanı’mız işte o sesi orada dillendirdi. ‘Dünya beşten büyüktür!’ dedi. Bu söz, aslında adalet sözüdür. Adalet arayışıdır. Doğrunun yanında olma ifadesidir. Aslında sesiyle söyleyemese bile içinden ‘El-Hakk, doğru söyledi!’ diyen yüzlerce ülke ve halkın sesidir. İşte Cumhuriyet projesi, bu başarıların hepsinin destanıdır. Eşit vatandaşlıkla, herkesin bütün birikimiyle kendini ifade edeceği, birlik ve beraberliğin perçinleneceği, gönül coğrafyamızın yeniden ihya ve inşa edileceği, bütün kültür ve gönül coğrafyamızın bayındır hale geleceği, dünyada mağduriyetten ve mazlumiyetten ve onların çektiği çileden afakın artık tutulduğu bir zamanda Cumhuriyet projesi ve Cumhuriyet hepsinin ümididir. O bakımdan sadece Türkiye için Türkiye Cumhuriyeti değil, bütün dünya insanlığı için ve adalet için Türkiye Cumhuriyeti diyoruz.” sözleriyle konuşmasına devam etti.  

İnanç ve azimle gönülleri ateşlemek

Balcı, “Niçin bugün dünyada bizim gönül coğrafyamızda her tarafta kan akıyor? Dünya haritasına bakın, bizim gönül coğrafyamızdan, kültür coğrafyamızın her tarafından oluk oluk kan akıyor. Milyonlarca insan haksız yere katlediliyor. Ülkeler yıkılıyor. Şehirler harap ediliyor. Kanlar sel gibi olmuş akıyor. Cesetler de dağlar gibi yığılmış yatıyor. Aynen Bilge Kağan’ın 732 yılında Orhun Nehri’nin kenarında o taşa yazdırdığı gibi, yine kan olmuş sel, cesetler yığılmış dağ. Şimdi bize düşen, kazandıklarımıza dört elle sarılmaktır. Birlik ve beraberliğimizi perçinlemektir. Sadece Türkiye değil, bütün gönül coğrafyamızda bu inançla ve bu azimle gönülleri ateşlemektir. Sevgiyi yaymaktır. Bu davaya inananların gönüllerinde bu davayı herkese taşımalarını sağlamaktır.” ifadesiyle düşüncelerini dile getirdi.

Bütün mağdurlar ve mazlumların ebedi vatanı Türkiye

Rektör Prof. Dr. Sebahattin Balcı, “Bugün Türkiye Cumhuriyeti Devleti’miz ve Aziz Türk Milleti, -Gençler yanlış anlamayın, Türk Milleti sadece Türkiye’dekiler değil, biliyorsunuz Büyük Türk Milleti demektir. Bizim bütün gönül coğrafyamızdaki, kültür coğrafyamızdaki bütün kardeşlerimiz demektir. Kazak demek, Kırgız demek, Tatar demek, Başkırt demek, Azeri demek, Özbek demek, Türkmen demek, Tuvalı demek, Hakasyalı demek, Çuvaş demek, Yakut demek… Bunların hepsi Büyük Türk Milleti’nin evlatlarıdır, bu ailenin birer şerefli üyesidir.- dünya sahnesinde yeniden rolünü oynamaya başladığı zaman eminiz ki adalet tesis edilecektir. Bugünkü dünyada en çok aradığımız şey adalettir ve herkes de ondan dolayı adaleti aramaktadır. Türkiye Cumhuriyeti’miz 2017 yılında insani yardım, insani destek verme bakımından 8 Milyar Dolar ile dünyada birinci sıradadır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’mizin ve Türkiye’de yaşayan kardeşlerimizin her şeyleri var da paraları ceplerinden mi dökülüyor? Hayır, onların da ihtiyaçları var. Onların da sıkıntıları var. Ama insan olmanın, darda kalmanın, zorda olmanın ne olduğunu bilenler olarak, dünyanın her yerindeki darda kalanların yardımına koşmaya çalışıyorlar. Aç olanla lokmasını, susuz olanla bir damla suyunu, evsiz barksız olanla da çatısını paylaşmaya çalışıyorlar. Fert başına düşen milli geliri 60 Bin Dolar olan ülkeler Türkiye 8 Milyar’dan fazla yardım yaparken ne kadar yardım yapmış dediğiniz zaman, en yakın olanının 3,5 Milyar Dolar yardım yapmış olduğunu görüyorsunuz. Nasıl bir iş bu böyle? Hani nerede insanlık? Kitaplarda insanlığı anlatanlar, mikrofonlara çıkınca insanlığı yere göğe sığdıramayanlar; yanındaki açları, sefilleri, mağdurları, denizlerde ölenleri, kendisini ölüme itenleri, ölüm için koşanları görüp de ne yapıyor? Bu gün topraklarında en çok sığınmacı barındıran ülke Türkiye’dir. 3,5 milyon Suriyeli, 500 binden fazla Iraklı, diğerlerini de katarsanız neredeyse 5 milyona yakın insan bugün Türkiye’de barınıyor. O bakımdan diyoruz ki bütün mağdurlar ve mazlumların ebedi vatanı Türkiye’dir. Herkes için vatandır Türkiye! Kim mağdursa, kim mazlumsa, kim imdat diyorsa onun vatanı Türkiye’dir. Bu duygularla hepinizi kalbi sevgilerle selamlıyorum. Cumhuriyet Bayramı’mızın 95. yılı kutlu olsun! Allah Devletimizi ebed-müddet, milletimizi mesut ve bahtiyar eylesin.” diyerek sözlerini tamamladı.

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlama programı kapsamında Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Cengiz Buyar, “Cumhuriyetin İlanı” konulu sunum yaptı.

KTMÜ Türk Dünyası Orkestrası’nın verdiği “Cumhuriyet Konseri” ile sona eren kutlama programı kapsamında Güzel Sanatlar Fakültesi öğretim elemanlarının “Cumhuriyet Sergisi” adlı karma resim sergisi de açıldı.


Вернуться назад